Tarih

Türklerin Türeyiş Efsaneleri: En Eski Kayıt

Türklerin türeyişleriyle ilgili en eski kayıt, Cou-şu adlı Çin kaynağındadır. Bu kaynak, Çinlilerin Cou hanedanının tarihidir ve 629 yılında yazılmıştır. Couşu‘da anlatılan efsane şöyledir:

Türklerin ataları, Hyungnu‘ların (Hunların) kuzeyindeki So devletinden gelmiştir. Boyun başı A-pang-pu idi; 17 erkek kardeşi vardı. Kardeşlerinden birinin adı İ-çi-ni-şi-tu idi; dişi bir kurttan doğmuştu. Bütün kardeşlerin devletleri yıkıldı, sadece İ-çi-ni-şi-tu kaldı. Çünkü ona bir peri dokunmuştu. Bu sayede yağmur yağdırabiliyor, rüzgâr estirebiliyordu.

İ-çi-ni-şi-tu iki kadınla evlendi; biri yaz tanrısının, biri kış tanrısının kızı idi. Bunlardan biri dört oğul doğurdu. Oğullardan biri ak bir kuğuya dönüştü.

Çocuklardan biri A-fu ile Kem (Yenisey) ırmakları arasındaki topraklara yerleşti; bunlara Kırgız denildi. Üçüncü çocuk Çu-çe ırmağı kıyısında hüküm sürdü. En büyük oğul, Batı Sayan dağının yamaçlarına yerleşti. Dağın tepesinde A-pang-pu boyunun başka kolları yaşıyordu. Çok soğuktu ve üşüyorlardı. Büyük oğul ateş yakarak onları ısıttı ve korudu. Onlar da büyük oğulu başbuğ yaptılar ve ona Türk adını verdiler. Unvanı No-tu-lu Şad idi.

No-tu-lu Şad’ın on eşi vardı. Bunlardan doğan çocuklar annelerinin soyadını almışlardı. No-tulu Şad ölünce bu çocuklardan biri başbuğ seçilecekti. Kadınlar bir ağacın altında toplandılar ve şöyle karar verdiler: Ağaçta kim en yükseğe sıçrarsa o, başbuğ olacak. Kadınlardan birinin adı A-şi-na idi ve onun oğlu en küçük çocuktu. En yükseğe o sıçradı ve başbuğ oldu. Kendisine A-hien (Bilge) Şad unvanını verdi.

Araştırıcılar, yukarıdaki efsaneyi, Bozkurt / Ergenekon destanının bir varyantı saymışlardır. Bunun birkaç sebebi var:

1) Çin kaynakları bu efsaneyi de Kök Türklere ait efsaneler arasında sayar.

2) İlk ata İ-çi-ni-şi-tu, dişi kurttan doğmuştur.

3) Bu efsanenin sonundaki No-tu-lu Şad (Türk), A-şi-na ve A-hien (Bilge) Şad isimleri, Bozkurt efsanesiyle benzeşir.

Ancak bu efsanede, bacakları kesilen çocuk, dişi kurt tarafından beslenme ve dağların arasına (Ergenekon’a) kaçış yoktur. Buna karşılık Bozkurt efsanesinde olmayan birçok motif vardır: İki kardeş, perinin dokunması, yağmur yağdırma ve rüzgâr estirme yeteneği, yaz ve kış tanrılarının kızlarıyla evlenme, çocuklardan birinin ak kuğuya dönüşmesi, üç çocuğun üç ülkeye sahip olması, Türk’ün ateşi icat etmesi, yükseğe sıçrama.

Çocuklardan birinin iline / devletine Kırgız adı verilmesi, dikkat çekicidir. Bu husus, efsanenin sadece Kök Türk boyuna ait olmadığını, bütün Türklere ait olduğunu gösterir. Bu yargımızın başka sebepleri de vardır.

Yukarıda saydığımız farklı motifler, daha sonraki kaynaklarda bütün Türklere ait motifler arasında geçer. 1126 yılında yazılmış bulunan Mucmelü’t-Tevârîh adlı Arapça kaynakta Türk‘ün babası Yafes‘tir. Yafes, Babası Nuh‘tan öğrendiği bir adı bir taşa kazımış ve ihtiyaç duyunca yağmur ve kar yağdırma gücünü elde etmiştir. Yine bu Arapça kaynakta Türk‘ün yerleştiği bölgedeki dağın başında bir ateş peyda olmuştur. Üç oğulun üç ülkeye yerleşmesi motifi, Şehname‘de Feridun‘un dünyayı üç oğlu arasında paylaştırması ve İslam kaynaklarında da Nuh‘un dünyayı üç oğlu arasında paylaştırması ile aynıdır. İslam kaynaklarındaki bu rivayetler, Kök Türk boyu ile değil, genel olarak bütün Türklük ile ilgilidir. Şu halde 629’daki Çin kaynağında bulunan bu efsane, İslam kaynaklarındaki efsanenin en eski biçimidir; fakat az da olsa Bozkurt efsanesi ile karışmıştır.

Tarih ve coğrafya bakımından birbirinden çok uzakta bulunan Çin ve Arap kaynaklarının, Türklerin bu en eski efsanesine ait benzer motiflere sahip olması tek bir şekilde açıklanabilir: Çinliler de, Arap kaynaklarını yazanlar da bunları Türklerden işitmişlerdir. Elbette efsanede, zaman ve coğrafya farklılığından ve dinleyenlerin algılamalarından doğan değişiklikler söz konusudur.

İlk ataların adları? Yaz ve kış tanrılarının kızlarıyla evlenme? Onları da sonraya bırakalım.

Prof. Dr. A. Bican Ercilasun / Yeniçağ