Tıp

Alzheimer Olma Riskini Nasıl Azaltabiliriz

Gittikçe ilerleyerek bilişsel işlevlerde yıkım, günlük yaşamdaki becerilerde azalma, davranışlarda değişim olan; psikiyatrik belirtiler gösteren, nörodejeneratif (beynin bazı bölgelerinde kayıp olmasıyla oluşan bozukluklar) bir hastalıktır.

Hastalığın risk faktörü öncelikle yaşlılıktır. 65 yaş ve sonrasında sıklıkla görülmektedir. Genetik yatkınlığa bağlı olarak Alzheimer, hastanın birinci derece akrabalarında da riski arttırır. Hastalığın tanısı için iki ölçüt kullanılmaktadır. Bunlardan biri  Ulusal Nörolojik ve İletişim Hastalıkları Enstitüsü İnme-Alzheimer Hastalığı İlişkili Hastalıklar Derneği tarafından geliştirilen tanı ölçütü, diğeri ise Tanısal ve Sayımsal El Kitabı ölçütüdür. Bu ölçütlerden yararlanılarak hastada değerlendirmeler yapılır ve Alzheimer tanısı konulur. Klinik ölçütler ve laboratuar teknikleri de tanının konulmasına yardımcı olmaktadır. Hastalığın ilk belirtisi bellek bozukluğudur. Hastalık ilerledikçe kişi kim olduğunu dahi unutabilmektedir.

Belirtileri kısaca özetlersek;

  • Hafıza kaybı
  • Gündelik işleri yapamamak, hatırlayamamak
  • Konuşmada zorluk çekme
  • Davranışlarda değişim
  • Tarihi, yolları unutmak
  • Eşyaların yerlerini unutma
  • Karakterin değişmesi diye sıralayabiliriz.

 

Hastalığın kesin bir tedavisi yoktur. Yapılan tedaviyle hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir. Bunun yanında E vitamininin hastalık riskini düşürdüğü çeşitli araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır. Bitkisel yağlar, ıspanak-brokoli gibi sebzeler, mango-kivi-domates gibi meyveler tüketerek Alzheimer olma riskini azaltabiliriz.