DÜŞÜNCE

Yapay Zeka mı Algı Yönetimi mi Daha Tehlikeli?

Yazan: A. Refik Kutluer – İşadamı

Günümüzün en ilgi çeken konusu, geleceğimizi değiştirecek Yapa Zeka (AI) teknolojisi ile ilgili tartışmalar korkutucu sonuçları işaret ediyor.

Herkes yapay zekanın giderek hızlanan temposuyla boğuşurken, teknolojinin geleceği ve toplumdaki rolü belirsizliğini koruyor.

Çok yakında insan zekasını da aşacak ve insan beyninin bilgi kapasitesini çoktan aşmış olan “Yapay Zeka” yakında insanlığa düşman olabilir.

Yakında geliştirilen “Yapay Zeka GPT-4”, sahip olduğu genel bilgi miktarı açısından bir insanı, hem de uzak ara gölgede bırakabiliyor. Muhakeme açısından ise iyi değiller, şimdilik basit muhakeme yapabiliyorlar. Ancak; teknolojinin ilerleme hızı göz önüne alındığında da bu sistemlerin çok hızlı bir şekilde daha etkili bir hale geleceği biliniyor. Şimdilik bizden daha zeki değiller, ama çok yakında daha zeki olabilecekler.

“Yapay Zeka”nın insanlık için varoluşsal bir tehdit olabileceği düşünülmekte ve topluma ve insanlığa yönelik potansiyel risklerden korkulmaktadır.

Örneğin;

İnsanların yaptıkları kötü işleri engellemek için ve bu kötülüklerin çok yaygın olduğunu görünce, bundan kurtulmanın yolunun ancak insan ırkını yok etmek olduğu sonucuna varabilir ve insanlığa savaş açabilirler.

Günümüzde “Yapay Zeka” mevcut her türlü “veri” (data) ile beslenmektedir. Doğru, yanlış, iyi, kötü veya manipülatif her türlü veri ile donatılmış olan “Yapay Zeka” eğer kararını belleğindeki çoğunluk verisine göre, yani daha ağırlıkta olan yanlış, kötü ve manipülatif bilgilere göre verirse ne olur! İşte bilim insanlarını en korkutan sonuç budur.

“Yapay Zeka”nın vicdan, şefkat, empati, merhamet gibi insani yetileri olmadığı için kararı kendisine yüklenmiş olan “salt” çoğunluk verisine göre verecektir. Ve maalesef bu çoğunluk verisi kötü ve yanlış olabilir.

Acilen yapılması gereken ise bu veri girişini kontrol altına almaktır. Doğru ve güvenli veri girişinin moderasyonu, örneğin, üniversitelere ve bu amaçla oluşturulacak kurullara bırakıla bilinir.

Ayrıca; mutlaka kontrolü sağlayacak hukuksal düzenlemelerin geliştirilmesi ve konu ile ilgili etik kuralların devreye alınması şarttır. Bunu sağlamak için bilim insanları ile hukukçuların, kanun yapıcıların, sosyolog ve psikologların bir araya geleceği toplantılar yapılmalıdır.

Gayet iyi biliyoruz ki; “Yapay Zeka” tarafından üretilmiş sahte haberler ve görseller bir anda sosyal medyada yayılabiliyor ve bunlar büyük kitleleri inandırabiliyor. İşin kötü yanı ise bunları önleyecek herhangi bir mekanizmanın bulunmaması.

Geçtiğimiz günlerde; Çin’in Kansu eyaletinde bir kişi yapay zeka sohbet robotu ChatGPT’yi kullanarak yalan haber ürettiği gerekçesiyle tutuklandı. Bu, derin sahtecilik (deepfake) teknolojisine ilişkin, yapay zeka bağlantılı ilk tutuklama oldu. En azından şimdilik “Yapay Zeka” tarafından üretilen haberlerin sahte olduğu bazı dikkatli gözler tarafından anlaşılabiliyor. Ancak, teknolojideki gelişmeler sayesinde, bu çok yakında artık mümkün olmayabilir.

Peki; madem ki “Yapay Zeka” yanlış, yönlendirilmiş veri ile donatıldığı için yanlış ve tehlikeli davranışlara girebilecektir, günümüz insanı aynı çerçevede değerlendirildiğinde ne durumdadır?

Düşünme Özgürlüğü kısıtlanmış, algısı yönlendirilen insanlar doğru karar verebiliyorlar mı?

“Yapay Zeka” tehdidi kadar algısı yönlendirilmiş ve doğru karar vermesi engellenmiş insan da önemli bir tehdittir.

Unutulmamalıdır ki; “Yapay Zeka”nın beslendiği yanlış ve kötü veriyi oluşturan da insandır. Bunun en önemli sebebi de insanoğlunun henüz tekamülünü tamamlamamış kötü bir yaratık olmasıdır.

Belki “Yapay Zeka” hukuki, etik kurallar ve doğru ve güvenli veri girişi ile kontrol altına alınabilecektir. Ama insan? O tarih boyunca her türlü kötülüğü yapan insanı doğru davranış ve karara yönlendirmek mümkün olabilecek midir?

“Yapay Zeka” mı, yoksa algısı yönlendirilmiş ve kötülük yapmaya meyilli insan mı daha tehlikelidir? Cevabı insanlık tarihi çok net vermektedir.

Atamız “Fikri Hür, İrfanı Hür, Vicdanı Hür” nesiller arzu ederken bu tehlikeye dikkat çekmiştir.