Buluşlar Fizik

Elektrik Nasıl Keşfedildi? Thales ve Statik Elektrik

Elektriği kullanmayı hepimiz biliyoruz. Fakat gözümüzle göremediğimiz bu kuvvetin kaynağına, varlığına dair tanımlama yapmamız istendiğinde çoğu zaman anlaşılması zor olan bilgilerin içinde buluyoruz kendimizi. Çok sayıda hesaplama ve teknik tanımla boğuşuyoruz. Oldukça karmaşık hesapların ürünü olan elektriği nasıl oluyor da hepimiz kullanmayı biliyoruz?

Bunun için bize bu kolaylığı sağlayan bazı isimlere teşekkür etmemiz gerek. Thales, Michael Faraday, Charles Augustine de Coulomb, Alessandro Volta, Andre Marie Ampere, George Simon Ohm, Robert Kirchhoff,  Thomas Edison, George Clerk Maxwell ve en nihayetinde Nikola Tesla. Saydığım bu isimler bu karmaşık ve etkili gücü bizim için basitleştirdiler.

Bu bölümde elektriğin keşfiyle başlayalım;

Elektriğin olmadığı bir dünya düşünelim hadi. Buzdolabı, çamaşır makinesi, bilgisayarlar, cep telefonları, ışıklandırmalar hiçbiri yok…

Nasıl bir dünya olurdu?

Şu an yaşadığımız konforlu yaşamdan çok uzak olurduk ve hayatımız boyunca öğrendiğimiz bilgilerin çok büyük çoğunluğu hiç var olmamış olurdu. Bugün içinde bulunduğumuz gelişmiş dünyayı anlamlandırabilmek için yine zamanda bir yolculuğa çıkacağız ve elektriğin nasıl bir kuvvet olduğunu anlamaya çalışacağız.

Bugün bildiğimiz üzere tüm maddeler elementlerden oluşur. Elementler ise atomlardan meydana gelir. Atom ise proton ve nötron dediğimiz sabit çekirdek ve elektron dediğimiz hareketli parçacıklardan oluşur. Elektrik dediğimiz kavram ise aslında bu elektronların atomlar arasındaki yolculuğudur. Fakat milattan önce 600’de Yunan matematikçi ve filozof Thales bunların hiçbirini bilmiyordu.

Hasbelkader cebinden çıkardığı bir kehribar çubuğa samanların yapıştığını gördü. Thales merakla çubuğa bakarken samanlar üzerinden döküldü. Tekrar samanların arasına soktu çubuğu ama üzerine hiçbir saman yapışmadı. Çubuğu yünden yapılma kıyafetine sürtüp yeniden denedi ve samanları tekrar çubuğa topladı. Bir süre sonra samanlar tekrar döküldü. Kehribar çubuğu daha uzun süre yünlü kumaşa sürttüğünde daha fazla sayıda samanı çubuğa toplayabildiğini ve daha uzun süre üzerinde kaldığını gördü. Ardından kehribar çubukla deneyler yapmaya başlayan Thales, yün kumaşa sürtülen çubuğu insan vücuduna yaklaştırdığında anlık küçük bir kıvılcım oluştuğunu gözlemlemişti. İlkokulda kalemi saçımıza sürterek küçük kağıt parçalarını topladığımız deneyin kökenidir bu.

Fakat teknik bilgisi yetersiz olan zavallı Thales bu keşfini kullanılır bir hale getiremeyecekti ama deney ve gözlemlerini yazarak bilgiyi gelecek kuşaklarlara aktarmayı başarmıştı. Thales yaptığı keşiften bahsederken Yunanca “kehribar” anlamına gelen “elektron” sözcüğünü kullanmıştı. Bu da bize bugün kullandığımız elektrik sözcüğünün kökenini vermektedir.

Thales’in bulduğu statik elektrikti, yani durağan elektrik gücü. Sürtme yoluyla atomların çevresinde dönen elektronların yer değiştirmesinden kaynaklı geçici bir kuvvet. Bu nedenle Thales’in keşfi hiçbir işe yaramayacaktı ve tam 2200 yıl boyunca elektrik keşfedilmiş olmasına rağmen bu konuda işe yarar hiçbir icat ortaya çıkmayacaktı.

Bugün elektriğin keşfinden bahsettik. Metrik sistemi anlattığım videoda keşiflerin icada dönüşmediği sürece sadece bilgiden ibaret olduğundan bahsetmiştim. İlerleyen bölümlerde elektriğin icada dönüşmesinden ve dünyamızı değiştirip bilgi çağının kapısını açmasından bahsedeceğiz. Özellikle Michael Faraday ve Nikola Tesla’nın hakkını vereceğiz.

kaynak: http://isikdere.com/elektrik-nasil-kesfedildi-thales-ve-statik-elektrik/

Adem Işıkdere

Gazi Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Elektrik Öğretmenliği Mezunu
Bilim Tutkunu, Araştırmacı. Bilimdili'nde Yazar, Yayımcı ve Tasarımcı.

iletişim: isikdere@bilimdili.com

Yorumla

Yorum yazmak için buraya tıklayın...