DÜŞÜNCE Endüstri Yaşam

Kazan Kazan Stratejisi İle Yeni Bir İşletme Modeli

     Geçmişten günümüze değişen dünya koşullarına rağmen insanların ekonomik buhranları bir türlü değiştirilememiş, gelirlerin büyük çoğunluğu yine adil dağıtım yerine modern sistemin sistemli çalışan yarı özgür bağımlı köleleri olan bireylere ve onların çalışmalarını ile para kazanan paylaşımdan uzak sistem kurucuları arasında adil olmayan bir şekilde paylaşılmaktadır. Dünya nüfusunun büyük bölümü açlık ve fakirlik sınırında yaşamını devam ettirirken, nüfus yoğunluğu Dünya nüfusunun küçük bir parçası sayılabilecek sistem mimarları aslan payı ile hayatlarını devam ettirmektedir. Nihayetinde bu durumu önlemek ve insanlar arasında adaleti sağlamak için dinler, Fikir sistemleri, yönetim şekilleri ve daha birçok değişik önlem alıcı ya da engelleyici faaliyet gelip geçmiştir. Bu konuda geçmişten günümüze var olan işçi işveren ve toplumsal gelir dağılımına çözüm olabileceğini düşündüğüm bir sistem tasarlama yoluna gittim. Ana hatları ile değinilecek olan sistem modelini tanıttım.

 

GİRİŞ

       Sosyal eşitlik, gelir dağılımının eşit gerçekleşmesi ve kamu sınıfsal düzeninin yeniden dengeli hale getirilmesine kadar birçok farklı alanı etkileyebilecek yeni bir iş düzeni. İnsanların adil ve dengeli gelir dağılımından şikâyetçi olduğu, çok çalıştıkları halde az kazanç elde ettiklerini sürekli olarak dile getirdiklerini görmekteyiz.

Eşit ya da daha doğrusu dengeli bütün insanların faydalanabilmesi için ekonomik faaliyetler toplumun geneli tarafından düşünülen ve üzerine birçok tez, antitez, fikir akımlarına ve bunlara istinaden oluşan yönetim modelleri toplumun içinde bulunduğu çıkmaların yansımalarıdır.

Geçmişten günümüze ekonomik sebepler (yani sınırsız insan ihtiyaçlarının sınırlı kaynaklar ile karşılanma çabası) ilk insan ilişkilerinden, toplumsal çatışmalara, sosyal sınıf bölünmelerine ve hatta en acısı ve kanlısı olan savaşlara kadar bütün bu olgu ve olayların temel sebeplerinden biri olmuştur.

 İÇİNDE BULUNULAN MEVCUT DURUMUN ANALİZİ

Mevcut sistemler elde ki var olan mevcut kaynaklardan adil olmayan şekilde bir ya da daha çok kişinin daha fazla yararlanarak işletmesi, iş gücü kazanç doğru orantısının tersine daha az iş gücü sarf ederek daha fazla kazanma eğilimlerini beraberinde getirmiş. Hak edişin çok altında emek değeri ile muhtaç konuma düşürülen bireyin üzerinden kar elde etme haline dönüşmüş uygulamaların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Maddi imkânı daha fazla olan bireyin mevcut finansal kaynağı vasıtası ile iş gücünü hak edişten aşağı maliyetlerde elde etme isteği, işçi işveren çatışmaları ileri düzeyde ise sosyal sınıfsal çatışmalar haline dönüşmektedir.

Elde olan sistemler iş gücünü para karşılığı sayan modern köleler haline gelen bireyin, sistemsel borçlandırılması, gelir-gider maliyetlerinin mahsup edilemeyecek ya da aşırı kişisel bütçe farklarının oluştuğu bir duruma girmesiyle, mecburi sistemsel kölelik çalışanın kaderi olmuştur.

“Peki, bu işçi, işveren sistemlerinin alternatifi oluşturulabilir mi?” Sorusu adeta birçok bireyin dimağlarında cevaplanmak için sabırsızlanan bir soru olarak karşımızda durmaktadır.

YENİ SİSTEMİN GEREKSİNİMLERİ

      Uygulanabilir bir işletme modeli, toplumda karşılık bulabilmeli ve toplumda oluşan sosyal farklılıkların en azından maddi düzeyde en aza indirebilmelidir. Kârın belirli yüzdeler halinde hem çalışana hem işletmeye pay edilmesi genel manada işveren için pek faydalı görünmese de, toplumsal çıkarlar ve toplumsal fayda bireysel çıkar ve faydaların her zaman önünde yer almalıdır. Zira tek başına bireyin yükselmesi topluma değil sadece bireyin kendisine faydası olacaktır. İhtimaldir yakın zaman için fayda gibi görünen bu durum uzun vadede birey ve toplumun zorunlu olan etkileşiminden dolayı bireyin kendisine de kendisine de uzun vadede zararı olacak şekilde yansıyacaktır.

TASLAK MODEL OLUŞTURULMASI

      Var sayalım ki işletmemizi yeni kuruyoruz. Çok ortaklı ve kar payı sistemine göre bir dağılım gerçekleştireceğiz. Çok ortaklı kasıt burada işçi, işveren işletme bünyesinden bulunan işletme çalışanlarının tamamı, işletme için çalışan %’lik dilimlere sahip personel olarak kabul edilir.

Ortaya koyulan sermaye ya da iş gücü tutarında değişik oranlarda bütün çalışanlar pay ve hak sahipleridir. Paylaşılan sistemde kar dağılımının %60’lık bölümü çalışanlara pay edilecek bölümdür, geri kalan %40’lık bölüm işletmenin hayatını devam ettirebilmesi için şirket hesabına bloke edilecektir.

Yıl sonlarında hazırlanan bilançolar incelenmelidir, İnceleme sonun da kar var ise Anapara korunmak şartı ile şirketin Yıl sonunda elde ettiği toplam karın %30’luk kısmı 13. maaş ve yahut kar payı olarak yine tüm çalışanlara kazanım oranlarına ve yüzdelik dilimlerine göre pay edilecekti. Geri kalan mevcut karın yarısı anaparaya eklenecek,  geri kalanın yarısı araştırma geliştirme ve geliştirme diğer şirket giderleri için kullanılacak, son kalan bölüm ise hazır kullanım için işletme kasasında tutulacaktır.

Şirket çalışanları çalıştıkları süre içerisinde işletmenin doğal ortakları olacaklardır. Hak sahipliği sözleşme ve yönetmeliklerle belirlenecek ve ayrılmalarda hak sahiplerine sözleşme maddeleri uyarınca ödeme ve yahut ödeme yapılmadan fesih uygulaması gerçekleştirilecektir.

Sözleşmeler gereğince hiçbir çalışan işletme %’de oranından daha fazla oranı tekelinde bulunduramaz (Bunun sebebi hak sahipliğinin çoğunluğunun kendisinde olduğu iddiası ile çalışanın işveren statüsünün kaldırılmasıdır.). Sözleşme Ana hususları şirketin genel ve temel kuralları olarak sabittir. Değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez niteliktedir. Sonrasında gerçekleştirilen iş akitleri ve sözleşmeler iş kânunu hükümleri ve şirket kuralları ile çeliştiğinde üst kanun da ya da şirket kuralları esas kabul edilecektir.

SONUÇ VE ÖNERİLER

   Tasarlanan işletme modeli toplum gelir dağılımını dengelemek ve insanların adil gelir elde etmesini sağlamak amacıyla geliştirilmek istenmiştir. Hali hazırda var olan modellerin uygulanması normal şartlarda akla dahi uygun değilken yürürlükte olması modelin işlerliği açısından umut vaat etmektedir.

Taslak halinde belirtilen modelin detayları yapılacak yeni çalışmalar ve analizler ile geliştirilmelidir. Model tüm işletme sahalarında uygulanabilecek şekilde tasarlanmıştır. Gerekli çalışmalar yapılarak gerekli düzeltme ve uyarlamalar ile sektör bazında uyumluluk sağlanabilir.

Geliştirilme aşamasında ki model yapısallığı, işçi işveren akitleri, hukuksal boyutları, iletişim ve algı problemleri, yol ve yöntemler sözleşme akitleri, ana esas ve problemlerin giderilebilmesi için çalışmalara devam edilmelidir. Mümkün ise uygulamalı bir model oluşturularak imalat sektörü üzerinden uygun bir sistem hayata geçirilebilir.