Tarih TOPLUM

Kurt Motifi Üzerine

Yazar: Hatice KARAKAYA

Günümüzde daha çok siyasi bağlamda kullanıldığını gördüğümüz ‘kurt’ kelimesinin mitolojik anlamlarına, kelimenin etimolojik bağlamdaki bakış açılarına değineceğim. Türklüğün simgesi olan bozkurdun, mitolojik ve efsanevi varlığına göz gezdirelim. Kurdu, Türkler kendi karakterlerinin bir yansıması olarak gördüklerinden dolayı onu kutsal kabul etmiş ve benimsemişlerdir. Öyle ki Türklüğün millî sembolü haline gelmiştir. Göktürklerin Türeyiş Efsanesinde “ Göktürkler (T’u-chüeh), eski Hun’lann (Hsiung-nu) soylarından gelirler ve onların bir koludurlar. Kendileri ise, A-şi-na (A-shih-na) adlı bir aileden türemişlerdir. (Sonradan çoğalarak), ayrı oymaklar halinde yaşamağa başladılar. “ Daha sonra Lin adını taşıyan bir memleket tarafından mağlup edildiler. (Mağlûbiyetten sonra Göktürkler), bu memleket tarafından, soyca öldürüldüler.’’ şeklinde devam eden efsanede Göktürklerin atalarının hepsinin öldürülmesini ve bir çocuğun ayakları kesilmek suretiyle ölüme terk edilmesini anlatmaktadır. Bu çocuğu bir dişi kurdun beslemesini, bu dişi kurttan türemelerini ve bu dişi kurdun çocuklarından biri olan A-şi-na ailesinden Göktürklerin çoğaldığını anlatmıştır.

Dişi kurdun çocuklarından biri olan A-şi-na’dan Göktürklerin türemesi, dişi kurdun yüceltilmesi ve kutsiyet kazanmasına sebep oluyor. Birçok düşünüre göreasena kelimesi etimolojik olarak A-şi-na kelimesine bağlanmaktadır. Günümüzde millî düşüncede olan kızlarımıza ‘asena’ denmesi de bu bağlamda kullanılmıştır. Ayrıca Türklerin millî simgesi olmasının diğer bir sebebi de önder, güçlü bir yapısının olmasından da kaynaklanıyor. Kurt motifinin edebiyatımıza yansımalarına örnek verecek olursak; Cumhuriyet dönemi yazarı olan Halide Edip Adıvar’ a ait olan Dağa çıkan Kurt kitabında bahsedilen, tasvir edilen ilk şey ‘kurt’tur. “Yaralı kocaman bir bozkurt arka ayakları üstünde oturuyor; korkunç uzun başı ateşli gözleriyle gözlerimin içine bakıyordu. Omzundan boz tüyleri üzerine akan kanlar, garip, soluk lekelerle sarı ayın sarı ışığında dalgalanıyordu…’’ Kurdun heybetli tasviri dosta güven düşmana korku vermektedir.

“Bu soğuk korku ve sıkıntı içinde tırnaklarım pençeleşiyor, gözlerim ateşleniyor, çenem uzanıyor, uzanıyor, vücudum sıcak ve yumuşak bir kürkle örtülüyor, kalbim tuhaf tuhaf yanıyordu. O izlerin sonundaki sırlı yola vücudumla beraber ulaşmıştım; kocaman, yaralı ve ateşli boz kurdu anlamış, tıpatıp onunla bir olmuştum.’’ Ayrıca burada Türk gençlerine adeta varoluş mücadelesini yaşatıyor hatta onların kurtla özdeşleşmelerini sağlıyor. Başka bir yazarımız da aynı konuya farklı bir bakış açısıyla derinlik kazandırmıştır. Yahya Kemal’in Eğil Dağlar adlı kitabında; “Bu kurt hikâyesi kaç defa beni derin derin düşündürdü. Zannettim ki şâir Vigny bizim maceramızı anlatmış! O erkek kurt, ölen ordudur (Türk ordusu) ; o dişi kurt, anne Anadolu’dur (Türk Milleti), o kurdun yavruları İnönü ve Dumlupınar çocuklarıdır ki dul annelerinden aldıkları dersi tekrâr ediyorlar.” “Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklâl!”

 Kırgız Edebiyatı’nın en ünlü yazarı olan Cengiz Aytmatov’ un Dişi Kurdun Rüyaları adlı kitabı unutulmazlar arasındadır. Akbar ve Taşçaynar, heybetli iki kurdun tasviridir. Ayrıca edebiyatımızdaki kurt motifi örneklerine Kurt Kanunu (Kemal Tahir), Ergenekon (Yakup Kadri) adlı eserler de eklenebilir. Kurt motifinin Türklerin millî simgesi olmasının altındaki sebepleri ve edebiyata yansımalarını böylelikle görmüş oluyoruz. Gerek yerli kaynaklarda gerekse yabancı kaynaklarda Türk ordusu kurda benzetilmiştir. Kurt gibi, bozkurt gibi, börü gibi şeklinde tasvirlenmiştir.

“Tanrı güç verdiği için babam kağanın ordusu börü gibi, düşman koyun gibi imiş”  ” Meşhur Tabgaç hükümdarı T’ai-wu’ ya göre Kurt sürüsünü andıran Türk ordusu karşısında Çin askeri taydan ve düveden farksız ” dı. Sonuç olarak, ‘kurt’ motifi millî duyguları coşturmak ve efsaneleri hatırlatmak babında kullanılmaktadır. Millî kimliğin inşasında kullanılan efsanelerimizi çocuklarımıza öğretmek atalarımıza olan borcumuzdur.

Bu yazı Göçebe Dergisi’nin 9. sayısında yayınlanmıştır.

Kaynakça

  • Ögel, Bahaeddin,Türk Mitolojisi I. cilt 4. Baskı-2003
  • Kafesoğlu, İbrahim, Türk Milli Kültürü, Ötügen yayınları, 15. Basım s.277 Adıvar, Halide Edip, Dağa Çıkan Kurt, Özgür yayınları,2. basım,2005
  • Beyatlı, Yahya Kemal, Eğil Dağlar-İstiklal Harbi Yazıları, İstanbul Fatih Cemiyeti yayınları 13. Baskı,2012

bilimdili

Yorumla

Yorum yazmak için buraya tıklayın...