Doç. Dr. A. Yılmaz Soyyer
Gözlem Yapmak
Genç meslektaşım… Sosyoloji, öncelikle bir bilimdir ve bütün bilimler gibi onun da kullandığı en temel yöntem gözlemdir. Biz de gözlemi ele alarak sosyoloji yolculuğuna başlayalım: Görme bozukluğu olmayan herkes görür; yolda araba, kamyon, bisiklet görüyorsunuz; evden ayrıldığınız andan itibaren yolun iki tarafında ağaçlar ve park edilmiş arabalar… Yolun her iki tarafında daireler ve dairelerin en alt katlarında çeşitli dükkanlar bulunmaktadır. Belki her gün bütün bu nesnelerin önüne geçiyoruz, gözlerimiz onları elbette görüyorlar ama bu görüşümüzle bir gözlem yapmış oluyor muyuz? Bir gün annemiz bize, “Okuldan gelirken manavdan bir kilo soğan alabilir misin?” dediğinde çoğumuzun cevabı “Nereden alabilirim?” olabiliyor. Annemiz ise manavın nerede olduğunu bilmediğimiz için çok şaşırıyor; ellerini beline koyarak, “şimdi kapıdan iniyorsun, asansörün alt katına ulaşıyor ve dışarı çıktığınızda batıya doğru gidiyorsun. Yürürken, sağ tarafındaki tüm dükkanlara bakıyorsun. Kesinlikle göreceksin” diyor. İşte bir sosyoloji öğretmeninin öğrencilerine anlattığıyla annemiz tarafından bize söylenilen sözler aynı ders. Annemiz bize gözlem yönteminin nasıl yapılacağı konusunda iyi bir ders vermiş oluyor. Gözlemleyen bir sosyolog, yolda yürüyüş sırasında dükkanlara dikkat etmeyen bir öğrenci gibi değildir. Çok dikkatlidir, dükkanların türünü, vitrinlerinin düzenlenme şeklini ve orada çalışan personelin niteliklerini inceleyip öğrenir. Bir sosyoloğun tanımlama çalışmasında da dikkatli olduğunu söylemeliyiz. Gündelik hayatlarında sosyologlar tıpkı bizim gibidirler, ilgi sahalarının dışındaki nesneler hakkında dikkatsiz olabilirler. Bununla birlikte, bu sosyolog tutumu uzun süre devam ettirilirse çok etkili olur ve onların bütün hayatlarını kapsar.
Aynı şehri ziyaret eden iki kişinin izlenimlerini görelim. Mesela bu iki kişiden Fatma mimar, Ahmet, iletişim uzmanı olsun. Kendilerine yönelttiğimiz “şehri nasıl buldunuz?” sorusu karşısında Fatma bize antik kalıntıların ve o şehirde inşa edilen evlerin mimari özelliklerini anlatacak ve hatta antik mimariyi çağdaş binalardan daha çok sevdiğini söyleyecektir. Öte yandan Ahmet doğrudan bilgisayarların ve cep telefonlarının satıldığı iş merkezine gitmiştir. Bilişim malzemeleriyle dolu vitrinler onu derin bir aşkla kucaklamaktadır. Ahmet bu seyahatinde o şehirdeki antik kenti ziyaret etmiş olabilir, bize gördüklerini anlatabilir de ancak antik mimarinin derinlemesine özelliklerini anlamakla da çağdaş mimariyle de ilgilenmemiştir. Fatma’nın Ahmet’in hevesle gittiği çarşıya mimari bir yazılım almaya gitmiş olması muhtemeldir. O da sadece ilgi alanına giren programdan bahsedecektir.
Sosyoloji dersinde annemizin bize belirttiği önemli nokta, Fatma ve Ahmet’in yönlendirilmesindeki ana etken ilgidir. Bilimsel gözlem, ancak bu incelemeyi dikkatin odağı ilgi haline getirerek mümkündür. Bir sosyolog çalışma konusunu seçtiğinde, genellikle kendi alakaları çerçevesinde seçer. Siz gençler, sporu çok seviyorsunuz ve günlük hayatınızda özellikle spor etkinliklerini izlemeyi tercih ediyorsunuz. Genç bir sosyolog da futbol topluluğunun nasıl yaşadığını merak ediyor olabilir. Futbol oyuncularının evlerinin bulunduğu yer ve oraların tasarımı onun için merak konusudur. Bir gün o futbolcuları ve ailelerini öğrenmek, anlamak ve diğer meraklılara söylemek isteyebilir.
Bu sporcuların nesini merak etmekteyiz? Eşleriyle nasıl evlendiklerini mi? Kazandıkları paraları nerelerde harcadıklarını mı? Tanrı’ya, dine, metafiziğe inanıp inanmadıklarını mı? Siyasetle ilgilenip ilgilenmediklerini mi? Yoksa yukarıda saydığımız konuların hepsini mi? Pek çok genç elbette hepsini diyecektir ancak bunların tamamını belirleyip anlamak hem çok uzun zaman alacak hem de yorucu olacaktır. Meraklarımızdan bir kısmını tatmin etmeyi ertelemek bize kolaylık sağlar. Ne kadar para kazandıkları, kazandıkları paraları nerede nasıl harcadıkları belki de bu futbol sporcularının en merak edilen yanlarıdır. Bu konuda karar kılmışsak çalışmamızı sınırlamış, daha derinlemesine gözlemler yapmayı amaçlamış oluruz. Bu ön belirleme cümlesini kurmaya sosyoloji dünyası hipotez ya da varsayım der. “Futbolcuların ekonomik durumları, toplumun üst düzeyindedir” şeklinde bir ifadede bulunabiliriz. Hemen yüzünüzü ekşitip “bu bir peşin hüküm değil midir?” demeyiniz; bu yaşadığımız toplumun onlar hakkındaki genel kanısını bu cümleyle aktarmış olduk. Elbette sizin kanaatiniz tam tersi olup “Futbolcuların ekonomik durumları toplumun orta düzeyindedir” de diyebilirsiniz. Çünkü bir sosyolojik gözlemde varsayımın doğrulanması kadar yanlışlanması da bilimseldir. Çalışmanın bu safhasında önemli olan iddiamızdan ziyade iddiamız sonucunda yöneleceğimiz objenin tam olarak belirlenmesidir.
Diğer profesyoneller gibi futbolcular da aynı ya da yakın mahallelerde ve bölgelerde yaşıyor olabilirler. Bu bir bölgede kümelenme bile sosyoloğun sebebini araştıracağı çok iç gıcıklayıcı bir meraktır. Bu durum aynı zamanda sosyoloğun çalışmasını kolaylaştıracaktır. Bu çalışma için önce bir basın taraması yapmanız gerekecektir. Futbolcularla ilgili pek çok röportajı spor basında bulabilirsiniz. Söyleşileri dikkatlice bir kenara ayırmalı ve ayrıntılı olarak okumalısınız. Her şeyden önce, bu futbolcuların yaşadığı bölgenin adresi aramanız gereken ilk bilinmezdir. Adresi tespit edip araştırma gününe karar verdikten sonra metroya veya şehir otobüsüne binip bu bölgede inmelisiniz. Gazete röportajlarından edindiğiniz bilgiler çerçevesinde, evlerin balkonlarını, avlularını, sokaklardan gelip gidenleri incelemelisiniz. Bu gözlemleri sabahları bir deftere dikkatlice kaydedin. İzinsiz, evlerin fotoğraflarını çekmek doğru değildir, ancak evler de dahil olmak üzere sokağın fotoğrafını çekebilirsiniz. Bütün bunları yaptıktan sonra eve dönebilirsiniz.
Ertesi gün öğleyin bu bölgeye gidiniz, evleri, balkonları, avluları ve sokağı tekrar izleyiniz; aynı şekilde fotoğraf çekiniz. Bütün bu uygulamayı akşam, gece ve sabahın ilk saatlerinde tekrarlayınız. Teferruatlı bir gözleme girmeden önce tekrar belge çalışması yapılmalıdır. Sporcular ve aileleriyle ilgili bulduğunuz her bilgiyi öğrenmeniz ve anlamanız gerekir. Yüksek çözünürlüklü bir fotoğraf makinasıyla fotoğraf çekmiş olmanız tercih edilir. Bununla o mahalle veya sitede bulunan evlerin ekonomik değerini, arabaların satılış fiyatlarını bulmanız kolaylaşacaktır. Ev değerleri ziyaret edeceğiniz semt emlakçısından rahatlıkla öğrenilebilir. Araba fiyatları ise internetten bile öğrenilebilecek bir konudur. Şimdiye kadar bulunduğumuz bu etkinliğe sosyologlar dışarıdan gözlem veya katılmadan gözlem derler. Bu onları bir nesne olarak fark ettirmeden gözlemlemektir.
Bu katılmadan gözleme çalışmamızın ikinci kısmının ilk bölümlerindeki sporcular ve eşleriyle yapılacak ön görümeler de dahildir. Çünkü bu görüşme ve sohbetlerde de gözlem devam edecektir. Sosyoloğumuz bunları görüme mekânından ayrılır ayrılmaz bir deftere yazmalı ya da telefonunun ses kayıt cihazına anlatmalıdır. İlk izlenimler çok değerlidir, alışmanın sonuna kadar yol gösterici olacaktır.
Katılımlı Gözlem
Katılımlı gözlem çok etkili anlama metotlarından biridir. Gözlemci incelediği grupla birlikte yaşar; yer, içer, her konuda sohbet eder. Onları bir günlerini geçirdikleri mekân ya da mekanlarda kayda geçirir. Futbolcuların ekonomik durumlarını araştıracak olan sosyoloğumuz da tespit ettiği futbolcu adreslerinin kapılarını tek tek ya da tesadüfi örneklemle seçerek çalacaktır. Mesela İstanbul gibi futbol camiasının büyük çoğunluğunun yaşadığı bir yerde bütün futbolcularla görüşmek çok zaman alacaktır. Bunu kolaylaştırmanın yolu ya o sosyoloğun gittiği semtteki sınırlı futbolcuyla ve ailesiyle görüşmek ya da İstanbul’daki bütün futbolcular arasından kurayla isim çekerek iletişime geçmektir. Semt ya da sitede diyelim ki 20-30 aile varsa “… Sitesindeki futbolcular” şeklinde bir sınırlandırma getirilebilir. Aksi taktirde pek çok farklı semtte yaşayan futbolculardan 20-30’u tesadüfi örneklemle seçilerek görüşmeye alınır. Birincisi sadece o semtte yaşayan sporcular hakkında, ikincisi İstanbul’da yaşayan sporcular hakkında doğru sonuç verir. Zire aynı semtte yaşayan futbolcular çoğunlukla aynı takımda oynamaktadırlar. Takımların ekonomik güçleri futbolculara da yansıyacağından bu gözlem bir veya iki benzer takım hakkındaki araştırma olacaktır.
Bu ziyaretlere başlarken üzerimiz rahat ama o semtin kabullerini yansıtan bir kıyafet olsun. Mesela bir kadın gözlemciysek frapan bir kıyafet, dikkat çekecek kadar aşırı bir makyajla dolaşmamalıyız. Erkeksek ilk ziyarette yanımızda bir hanım arkadaşımızı da götürmeye dikkat etmeliyiz. Evin kapısını çaldıktan sonra kapıyı açan kimse ona kim olduğumuzu, niçin kapıyı çaldığımızı kapsamlı biçimde anlatalım ve hem sporcu hem de eşi, çocuklarıyla görüşme yapmak için izin isteyelim. Eğer, eşi varsa ve futbolcuyla görüşmemizi istemişse öyle yapalım. Kabul edilmemişsek çıkarken teşekkür etmeyi unutmayalım.
Sonuç olarak görüşmeyi kabul edecek futbolcu aileleriyle görüşmeye başlayabiliriz. Fotoğraf çekmek, görüşmelerin ses kaydını yapmak için mutlaka izin almanız, habersiz kayıtlarda asla bulunmamanız gerekir. Unutmamalısınız ki siz bir bilginsiniz, bir dedikodu habercisi değilsiniz. Eğer paparazzi muhabiri gibi davranırsanız sosyoloji bilimine zarar vermiş olursunuz. Bilim dünyasında etik değerler her faaliyette ön planda yer almalıdır. Zaten kapitalist üreticiler tarafından sosyolog kılığına sokularak reklam ya da satış yaptırılan gençler bilime yeterince zarar vermiş bulunmaktadır. Size ne kadar görüşme süresi verilmişse ona uyunuz. Evi gezmek istediğinizi söyleyiniz izin verilmişse izin verilen yerleri dolaşınız. Ses ve görüntü kaydına izin verilmemişse oradan çıktıktan sonra gördüklerinizi yazarak ya da anlatarak kayıt altına alınız. Görüşme bitince bir randevu daha talep ediniz ve o zaman da yukarıdaki anlatılanlara uyunuz. Az da olsa bazı aileler sizin onlarla tam bir gün ya da birkaç gün geçirmenize izin verebilirler. Bu katılımlı gözlem için bulunmaz bir fırsattır.
Görüşmeyi Yönetme
Sosyoloji bilgini ilk birkaç kısa süreli görüşmeyle futbolcu ailesinin ekonomik durumu hakkında neler öğrenmesi gerektiğini planlamış olmalıdır. Yapılan görüşmelerde saygılı bir dil kullanınız ve asla sohbeti yönlendirmeyiniz. Görüşmeyi yönetmek yönlendirmek değildir. Söyleşiyi yönetmek kafanızdaki soruların gerçek cevaplarını almak için deneğe kontrollü bir özgürlük tanımaktır. Onun başka konulara geçmesine müdahale etmeyiniz ama en yakın fırsatta asıl anlamak istediğiniz sorunuza dönünüz. Onun konuştuklarının satır/ cümle aralarını okumaya çalışınız. İtiraz etmek, denekle tartışmaya girmek, deneğe akıl öğretmeye kalkmak bir bilginin göstereceği en yanlış tavırdır. Denek size çocuğundan söz ederken, annesinden, babasından bile söz ederken aklınızda daima gözlem konunun olan ekonomik düzey olmalıdır. Karşınızdaki futbolcu ailenin sohbetiyle daldan dala sekip, konudan konuya atlarken çalışma mevzuunuzu unutursanız başarısız bir gözlem yapmış olursunuz. Şunu unutmamanız gerekir bu sohbetleriniz bir mülakat değildir. Mülakat soruları tespit edilmiş ve cevaplaması için deneğe yöneltilmiş bir sohbettir.
İşte böyle sevgili gençler bu kuralları kendinize hâl edinirseniz iyi bir sosyolog olursunuz.
Yorumla