Dede Korkut Hikayesi Oyun Oluyor: URUZ Er Kişinin Geri Dönüşü

ÖYKÜ

Uruz, Orta Asya’nın mistik dünyasında yol alan bir figürün başından geçen maceraları deneyimlediğimiz pixel platform tarzında bir oyundur. “Uruz: Er Kişi’nin Dönüşü”; Oğuz Türklerinin bilinen en eski epik yazılı destanlarından birisi olan ve göçebe Türk halklarının sosyal yaşam tarzı ve inançlarından ipuçlarını keşfedebileceğimiz “Dede Korkut Hikayeleri”‘nden esinlenerek yapılmıştır. Kitaptaki “Kazan Bey’in oğlu Uruz’un tutsak ediliş hikayesi” destanı oyunun temel çıkış noktasıdır.

Bu hikayede Salur Kazan’ın oğlu Uruz’un esaret altında kalana kadar hiç savaş görmediğini(bu yüzden babasına ava gitmek için baskı yapmasını), av sırasında Kazan Bey ve Uruz’un haydutlar tarafından nasıl saldırıya uğradığını, Uruz’un savaşa nasıl girdiğini ve esir alındığını, Burla Hatun’un oğlunun tehlikede olduğunu öğrendiğinde nasıl tepki verdiğini, Kazan Bey’in haydutları nasıl takip ettiğini ve Uruz’un kaçması için ona nasıl yalvardığını, Burla Hatun’un ve Kazan Bey’in adamlarının Uruz’u kurtarması için Kazan Bey’e nasıl yardım ettikleri anlatılmaktadır. Oyunumuz ise bu destanın bittiği yerden başlamaktadır. Destanın sonunda Oğuzlara tutsak düşmüş olan Kara Tekfur kalesi yağmalandıktan ve tarumar edildikten sonra serbest bırakılmıştır. Uruz büyümüş, yiğit ve bahadır bir savaşçı olmuştur. Kara Tekfur ise içindeki intikam ateşi ile yanmakta, sefil bir adam olarak gecelerini hanların karanlık köşelerinde geçirmektedir. Bu gecelerin birisinde karanlık bir adam, kendisine yardım etmesi karşılığında ona eski gücünü tekrar kazanmasına yardım edebileceğini söyleyince Kara Tekfur düşünmeden bu teklifi derhal kabul etmiş ve ikisi beraber, daha önce kimsenin gitmediği Kuzeydeki donmuş topraklara doğru yolculuklara çıkmışlar, burada yer altı dünyası “Tamu”nun kapılarını tutan sihirli bir tılsımın bulunduğu karanlık dehlizler içinde gizlenmiş bir mağaraya ulaşmaya çalışmaktadırlar. Uruz ise mistik ve esrarengiz bir rüyanın ardından o gün otağındaki mahzende serili yatağında heyecanla uyanmış ve babası Salur Kazan’ın akşam vereceği şölende yiyeceği kuzu tandırı düşünerek güne başlamıştır… İşte hikayemiz burada başlamaktadır.