Habertürk gazetesinden Nalan Koçak, Sıkayp (Skype) uygulaması vasıtasıyla PISA Direktörü Andreas Schleicher ile görüştü. Schleicher, Türk eğitim sistemi hakkında çok önemli açıklamalarda bulundu. İşte Andreas ile yapılan görüşmeden seçtiğimiz satırbaşları:
Andreas’a göre başarılı eğitimin anahtarı her çocuğun öğrenebileceğine güvenmek. Çünkü başarılı eğitim sistemleri birkaç öğrenciyi değil, her öğrencisini başarıya götürür. Ancak eğitimin genel başarısı öğretmenlerin başarısından fazla olamaz. O yüzden öğretmenlerin yetenekli ve entelektüel kişiler olması gerekiyor.
Eğitimde temel mesele, en muhtaç olanın en iyi eğitimi alması.
Andreas’a göre yetenekli öğretmenler en zor koşuldaki okullarda görev yapmalıdır. Yoksulluk ve eğitimsizlik gibi dezavantajlı bir kesimden gelenlerin hayatındaki tek şansı iyi bir eğitimdir. Bu yüzden en muhtaç olan kişi, en iyi eğitimi almalıdır.
Artık okuryazarlık bilgi bulup çıkarmak değil, bilgi inşa etmek.
Türkiye’de matematikte çok fazla cebir, geometri, hesap öğretiyorsunuz. Ama matematik artık çok farklı şeyler için kullanılıyor; mesela olasılık, risk, kesinlik hesapları için. Geleceği şekillendirecek matematik, öğretilen matematikten çok farklı.
Eğitim sistemindeki değişimler stratejik ve tutarlı olmalı.
Dünya değişiyor, tabii ki eğitim sisteminde de her zaman değişiklikler yapılabilir. Ama devamlılık ve tutarlılık çok önemli. Öğretmenlere her gün yeni bir şey anlatırsanız, bir gün hiçbir şeye inanmaz hale gelirler.
Türk öğrenciler ezber konusunda çok iyi fakat ezberledikleri bilgiyi yaratıcı bir şekilde uygulamaları istendiğinde zorlanıyorlar.
Öğrendikleri bilgiyi yeniden üretme görevi -yani bir şeyi ezberlemek ve onu kâğıda dökmek görevi- verildiğinde çok iyi notlar alıyorlar. Fakat ellerindeki bilgiyi yaratıcı bir şekilde uygulamaları istendiğinde zorlanıyorlar. Çelişki şu: Türk öğrencilerin iyi oldukları alanlar artık dünyada daha önemsiz. Öğretmene ders kitabı verdirmek ve öğrencilerden kitabı ezberlemesini istemek artık işe yaramıyor. Matematikçi gibi düşünmelerini sağlamalısınız. Bir örnek vereyim: Fonksiyonlar sadece denklem ve formül demek değil. Mesela ebola hastalığı dünyada nasıl ve hangi hızla yayıldı? Bunu hesaplamak için üstel fonksiyona ihtiyacınız var. Sorunun nedenini ve doğasını anlamak formül ezberlemekten daha önemli. Mesela biyoloji, fizikte içerik bilgisi sorduğumuzda Türk öğrenciler gayet iyi. Ama internetten de bulabileceğiniz bu bilgilere sahip olmanın anlamı ne ki?
Geleceğin öğretmeni daha az eğitmen daha çok akıl hocası olacak.
Bir deneyin sonuçlarını öğreteceğinize, öğrencilere bir deney tasarlatabilirsiniz. Çocukların yaratıcı, risk alan bireyler olmasını istiyorsanız hata yapmalarını göze almalısınız.
Türk eğitim sistemi değişen dünyadaki yeni yetenek çeşitlerine uyum sağlayamadı.
Türkiye’deki pek çok öğrencide matematik korkusu var.
Korku hissediyorsanız beyniniz bilgiyi kabul etmiyor. Tek yol matematiğin derin anlamını öğretmek. Her gün yeni bir formül ezberlemek zorunda kalırsanız tabii ki matematiğin gerçekte ne olduğunu anlamazsınız.
Öğretmenler zamanının çoğunu yeni eğitim teknikleri bulmak için harcamalı.
PISA’dan en iyi skorları alan Şanghay’da, öğretmenler Türkiye’deki meslektaşlarına kıyasla daha az öğretiyorlar. Zamanlarının çoğunda yeni eğitim teknikleri geliştiriyorlar. İyi öğretmenler araştırmacıdır, sadece ders kitabında ne yazıyorsa onu öğretmezler.
Hükümet öğretmenliği hem finansal hem entelektüel açıdan çekici kılmalı.
Öğrenciler sınavlara daha az, hayata daha fazla kafa yormalı.
Öğrenciler nitelikli okullar için sınava girmemeli, her okul nitelikli olmalı.
“Seçmek” eğitimde hiçbir zaman iyi bir yöntem değil. Odak noktası her zaman gelişme olmalı. Öğrenciler nasıl daha iyi öğrenir, öğretmenler nasıl daha iyi öğretir, okullar nasıl daha iyi olur?
Önemli olan doğru müfredatın uygulanması.
Bazı ülkelerde dini liseler hayli fazla, mesela Hollanda. Doğru müfredatın uygulanması çok önemli. Düzeni sağlayan devlet olmalı. Hollanda’da Katolik ya da Müslüman okuluna giderseniz aynı şeyleri öğrenirsiniz.
Söyleşinin tamamı için: http://www.haberturk.com/pisa-direktoru-andreas-schleicher-ogrettikleriniz-artik-gereksiz-1711035